SPEAKING - TARİHLER

in  

 

How to Say and Write the DATE Correctly in English

İngilizce TARİHLER Nasıl Doğru Söylenir ve Yazılır

How to Say and Write the DATE Correctly in English

How to say and write the date in American and British English correctly through pictures and examples. Learn these common phrases to improve your English. 

Resim ve örneklerle Amerikan ve İngiliz İngilizcesinde tarih nasıl doğru söylenir ve yazılır. İngilizcenizi geliştirmek için bu yaygın ifadeleri öğrenin.

The Date in English 

İngilizcede Tarih

General Genel

Saying the Year in English İngilizcede Yılları Söylemek

1800: eighteen hundred

1805: eighteen hundred (and) five

Or eighteen oh-five

1817: eighteen seventeen

1998: nineteen ninety-eight

2000: two thousand

2003: two thousand (and) three

Or twenty oh-three

2011: two thousand (and) eleven

Or twenty eleven

2018: two thousand (and) eighteen

Or twenty eighteen

We often split up the year in tens. Yılı genellikle onluklara böleriz.

1975 is split up in 19 and 75. (You say: nineteen seventy-five).

1975 19 ve 75'e bölünmüştür. (You say: nineteen seventy-five: Doksan yetmiş beş diyorsunuz).

From 2000 until 2009 the year is normally not split up.

2000'den 2009'a kadar yıl normalde bölünmez.

  • 2000: two thousand
  • 2001 = two thousand (and) one

The word and is often left out. From 2010 on the year is split up again.

"and" kelimesi genellikle dışarıda bırakılır. 2010 yılından itibaren yıl tekrar bölünür.

2010 is split up in 20 and 10. (You say: twenty ten).

2010 20 ve 10'a bölünmüştür. (You say: twenty ten) (Yirmi on diyorsunuz).


BC – Before Christ       İsa'dan / Milattan Önce

AD – Anno Domini      Milattan Sonra

Decades On yıllar

…the (1980s) ‘80s – “the (nineteen) eighties”

…the (2000s) ‘00s – “the thousands” or “the aughts”.

Centuries Yüz Yıllar

…the 1800s – “the eighteen hundreds”

…the 6th century – “the sixth century”

…the 21st century – “the twenty first century”

Ordinal Numbers Sıra Sayıları

  • 1st – first   birinci
  • 2nd – second  İkinci
  • 3rd – third   üçüncü
  • 4th – fourth dördüncü
  • 5th – fifth  beşinci
  • 6th – sixth  altıncı
  • 7th – seventh  yedinci
  • 8th – eighth  sekizinci
  • 9th – ninth dokuzuncu
  • 10th – tenth  onuncu
  • 11th – eleventh  on birinci 
  • 12th – twelfth  on ikinci
  • 13th – thirteenth  on üçüncü
  • …
  • 20th – twentieth   yirminci
  • 21st – twenty-first   yirmi birinci
  • 22nd – twenty-second    yirmi ikinci
  • 23rd – twenty-third    yirmi üçüncü
  • …
  • 30th – thirtieth     otuzuncu
  • 31st – thirty-first    otuz birinci 
  • 40th – fortieth    kırkıncı
  • 41st –forty-first    kırk birinci
  • 50th – fiftieth    ellinci
  • 51st – fifty-first     elli birinci

Saying and Writing the Date in English

İngilizce Tarihleri Söyleme ve Yazma

We often use ordinal numbers for the date in spoken English. 

Konuşulan İngilizcede tarih için genellikle sıra sayıları kullanırız.

Asking the Date   Tarih Sorma

  • What day is it today?   Bugün günlerden ne?
    “It’s Wednesday” or “It’s the 13th”…
  • What date is it?              Bu gün  tarih?

“It’s the 19th” or It’s “19th May” or “May 19th”…

  • What is the date (today)?or What is today’s date? 
Tarih nedir (bugün) veya bugünün tarihi nedir?
  • It is…
  • The date today is …   Bu gün tarih ....
  • Today is… Bu gün ...

How to use IN, ON with Year, Month, Date… 

Yıl, Ay, Tarih ... ile IN, ON nasıl kullanılır…

In + Years     In + Yıllar

in 1980, in 1968, in 1995, in 1963, in 2018…

Examples:   Örnekler

  • He was born in 1980.   1980 yılında doğdu. 
  • I lived there in 1995.   1995 yılında orada yaşadım.

In + Months   In + Aylar

in January, in February, in December…

Examples:

  • He joined the Army in February 1943.      Şubat 1943'te orduya katıldı.
  • His latest book will appear in December.      Son kitabı Aralık ayında çıkacak.

In + Decades  In + On Yıllar

in the 1960s, in the seventies, in the 1990s…

Examples:

  • It was built as a new town in the 1960s. 
1960'larda yeni bir kasaba olarak inşa edilmiştir.
  • She became a household name in the 1960s.
1960'larda bir hane adı oldu.

In + Centuries  In + Yüz Yıllar

in the 15th century, in the 18th century, in the 21st century…

Examples:

  • It was built in the 18th century.  18. yüzyılda inşa edilmiştir.
  • Micro-mechanism is one of the key technologies in the 21th century.
Mikro mekanizma, 21. yüzyılın en önemli teknolojilerinden biridir.

On + Dates  On + Tarihler

on April 3rd, on 1st January 2013, on the 10th, on the first day, on the last day…

Examples:

  • The formal signing will take place on April 9th. Resmi imza 9 Nisan'da yapılacak.
  • We will celebrate on October 1st. 1 Ekim'de kutlayacağız.

On + Days  On + Günler

on Monday, on Thursday, on Sunday…

Examples:

  • He wasn’t there on Monday; nor on Tuesday, for that matter.
Bu konu için ne Pazartesi günü ne de Salı günü oradaydı
  • Shall we go to the theatre on Friday? Cuma günü tiyatroya gidelim mi?

Writing and Saying the Date in British English

İngiliz İngilizcesinde Tarihi Yazma ve Söyleme


Rule:  Day – Month – Year   Kural : Gün - Ay - Yıl

Writing (Yazılış):     1st February, 2011  

Saying (Söyleniş):     The first of February twenty eleven 

Writing and Saying the Date in American English 

Amerikan İngilizcesinde Tarih Yazma ve Söyleme

Rule:   Month – Day – Year         Kural:    Ay - Gün - Yıl

Writing (Yazılış)::    February 1st, 2011

Saying (Söyleniş):    February first twenty eleven

KAYNAK : https://7esl.com/the-date/ 

Share:

SPEAKING - GREETINGS

in  

 




Greetings: Formal and Informal Greetings in English 

(Selamlamalar: İngilizce Resmi ve Resmi Olmayan Selamlamalar)

Greetings in English! In any situation when using the English language, there will be times that you are required to greet someone and it is therefore very important that you have this type of vocabulary under your belt. In this article, we will be looking at various greetings that can be used in a variety of situations when conversing with English speaking people.

İngilizce selamlamalar! Herhangi bir durumda İngilizce dilini kullanırken, birisini selamlamanız gereken zamanlar olacaktır ve bu nedenle bu tür kelime dağarcığına sahip olmanız çok önemlidir. Bu yazıda, İngilizce konuşan insanlarla sohbet ederken çeşitli durumlarda kullanılabilecek çeşitli selamlamalara bakacağız.


What Is A Greeting? Selamlama Nedir?

A greeting is simply a way of saying hello to someone. In the English language, there are multiple ways in which this can be done. There are greetings which can be used in formal situations and also greetings which are used in a more friendly, informal setting. It is very important to be able to select an appropriate greeting for every situation. We will be looking at this a little more closely in the next section.

Selamlama, basitçe birine merhaba demenin bir yoludur. İngilizce dilinde bunu yapmanın birçok yolu vardır. Resmi durumlarda kullanılabilecek selamlar ve daha samimi, resmi olmayan bir ortamda kullanılan selamlar vardır. Her durum için uygun bir selamlama seçebilmek çok önemlidir. Bir sonraki bölümde buna biraz daha yakından bakacağız.

Formal Greetings Resmi Selamlamalar

When meeting someone under formal circumstances such as in a business meeting or meeting an important person for the first time, you might use some of these more formal greetings. If you are ever in any sort of doubt as to whether you should use a formal or informal greeting, it is always better to opt for the formal to avoid causing offence. If the situation calls for an informal greeting, the other speaker will likely signal this.

Bir iş toplantısı veya önemli bir kişiyle ilk kez tanışma gibi resmi koşullar altında biriyle tanışırken, bu daha resmi selamlamalardan bazılarını kullanabilirsiniz. Resmi mi yoksa resmi olmayan bir selamlama mı kullanmanız gerektiği konusunda herhangi bir şüpheniz varsa, hakarete neden olmamak için resmi olanı seçmek her zaman daha iyidir. Durum resmi olmayan bir selamlama gerektiriyorsa, diğer konuşmacı muhtemelen bunu işaret edecektir.

  • Good morning/afternoon/evening/day – These formal greetings are used as a replacement for the word ‘hello’ and are often used in a formal setting depending on the time of day. Usually, before 12 pm, you say ‘good morning,’ after 12 pm you say ‘good afternoon‘ and from around 6 pm you say ‘good evening.’ You can use the term ‘good day’ at any point during the morning or afternoon.
Good morning/afternoon/evening/day – Bu resmi selamlar, 'hello' kelimesinin yerine kullanılır ve genellikle günün saatine bağlı olarak resmi bir ortamda kullanılır. Genellikle öğlen 12'den önce 'good morning', 12'den sonra 'good afternoon' diyorsunuz ve akşam 6 civarında 'good evening' diyorsunuz. 'good day' terimini sabahın herhangi bir noktasında veya öğleden sonra kullanabilirsiniz.

  • How do you do? – This is quite an old-fashioned greeting, but it is still widely used in very formal situations. You are likely to hear a reply such as ‘very well, thank you’ when asking this question.
How do you do?  - Bu oldukça eski moda bir selamlamadır, ancak hala çok resmi durumlarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu soruyu sorduğunuzda muhtemelen ‘very well, thank you’ gibi bir yanıt duyacaksınız.
  • Pleased to meet you – This is a greeting which is often used when meeting someone for the first time. It is common in formal circumstances but may also be used in a less formal situation on a first meeting.
Pleased to meet you (Tanıştığımıza memnun oldum) - Bu, genellikle biriyle ilk kez tanışırken kullanılan bir selamlamadır. Resmi durumlarda yaygındır ancak ilk toplantıda daha az resmi bir durumda da kullanılabilir.

  • How are you doing? – This is a polite way of asking how someone is and is often used in conjunction with words like ‘hello’ or ‘good morning/afternoon/evening’ etc.
How are you doing? (Ne haber?) - Bu, birinin nasıl olduğunu sormanın kibar bir yoludur ve genellikle 'merhaba' veya 'günaydın / öğleden sonra / akşam' vb. kelimelerle birlikte kullanılır.

Informal Greetings 

Resmi olmayan selamlamalar

There are many more informal greetings in English than there are formal ones and this is because most situations call for a more laid back tone. We are now going to take a look at some informal greetings which you can use with English speaking friends, family or anyone else that you are familiar with.

İngilizce'de resmi olanlardan çok daha fazla resmi olmayan selamlama vardır ve bunun nedeni çoğu durumun daha rahat bir ton gerektirmesidir. Şimdi İngilizce konuşan arkadaşlarınızla, ailenizle veya aşina olduğunuz herhangi biriyle kullanabileceğiniz bazı resmi olmayan selamlamalara göz atacağız.

  • Hi – This word, which is another word for ‘hello‘ is probably one of the most commonly used greetings in the English language and something you will hear very frequently.
Hi (Merhaba) - 'hello' için başka bir kelime olan bu kelime, muhtemelen İngilizce dilinde en sık kullanılan selamlamalardan biridir ve çok sık duyacağınız bir şeydir.
  • Hiya – This is another take on the above mentioned ‘hi’ and is commonly used in the UK.
Hiya - Bu, yukarıda bahsedilen "hi" ifadesinin başka bir yorumudur ve Birleşik Krallık'ta yaygın olarak kullanılmaktadır.
  • Hey (there!) – Another variation on the word ‘hello’. This is used as a friendly, upbeat greeting.
Hey (oradaki!) - "Hello" kelimesinin başka bir varyasyonu. bu arkadaşça, neşeli bir selamlama olarak kullanılır.
  • How’s it going? -This is an informal way to ask someone how they are and is used often in place of ‘hello.’
How’s it going? (Nasıl gidiyor?) -Bu, birine nasıl olduklarını sormanın gayri resmi bir yoludur ve genellikle 'hello' yerine kullanılır.
  • How you doing? – Once again, this is a way of asking how someone is and is something that is commonly said in English.
How you doing? (Nasılsın?) - Bir kez daha, birinin nasıl olduğunu sormanın bir yolu ve İngilizce'de yaygın olarak söylenen bir şey.
  • Alright! – This is a very common greeting which is used to say hello to someone and is very common in the UK.
Alright! (Peki!) - Bu, birine merhaba demek için kullanılan çok yaygın bir selamlamadır ve Birleşik Krallık'ta çok yaygındır.
  • ‘Sup – More common in the USA, this greeting is a slang term meaning ‘what’s up?’ Many people will use the term ‘what’s up’ but often it is shortened to ‘sup.
'Sup - ABD'de daha yaygın olan bu selamlama, "what’s up" ('naber?') anlamına gelen argo bir terimdir.
  • Yo – This is another one which is more common in the USA, and is simply another way to say ‘hey, what’s up?’
Yo - Bu, ABD'de daha yaygın olan ve ‘hey, what’s up?’ ('hey, naber?') demenin başka bir yoludur.
  • How’s things/how’s life? – Rather than asking the more formal question ‘how are you?’ many people use this less formal term.
How’s things/how’s life? (İşler nasıl / hayat nasıl?) - Daha resmi bir soru olan 
‘how are you?’ ('nasılsın?') diye sormak yerine, birçok insan bu daha az resmi terimi kullanır.
  • Long time, no see – This greeting is usually used when bumping into a person who you have not seen for a long time.
Long time, no see  (Uzun zaman oldu görüşmedik - Bu selamlama genellikle uzun zamandır görmediğiniz bir kişiye çarptığınızda kullanılır.

Conclusion

There are many ways in which you can greet someone using the English language. Depending on whether the situation is formal or informal will depend on what sort of greeting you use. There are so many to choose from that you can truly make your greetings diverse and interesting.

Sonuç

İngilizce dilini kullanarak birini selamlamanın birçok yolu vardır. Durumun resmi mi yoksa gayri resmi mi olduğuna bağlı olarak, ne tür bir selamlama kullandığınız size bağlı. Aralarından seçim yapabileceğiniz o kadar çok şey var ki, selamlarınızı gerçekten farklı ve ilginç hale getirebilirsiniz.

Share: